Amerika’da büyüyen orta halli çocukların çoğunun
düşlerini Disneyland’ süsler. Disney
kahramanlarının korunaklı dünyasında düş kurmak çocukluğun baş harflerinden
biri olsa gerek… Bu yıl kimbilir kaç çocuğa, anneleri , “ derslerine
iyi çalışırsan, deden seni Disneyland’a
götürecek” demiştir ?
9 yaşındaki Brendan Haas ise kazandığı Disney seyahatini,
Afganistan ’da şehit düşen bir askerin
çocuğuna hediye ederek, adeta kapitalist toplumda büyümenin ezberini bozmuş.
Olay, Brendan’ın facebook sayfasına bir kurşun asker
yüklemesiyle başlamış. Oyuncak askerini
değiş tokuş etmek için uykuya yatan
Brendan, sabah uyandığında yüzlerce insanın karşı
teklifiyle karşılaşmış ve sonunda kurşun askerini gözden
çıkartarak, bir Disneyland yolculuğu kazanmış… Bir kurşun
askerin getirdiği şansa sığınmak yerine, bu yolculuğu babası Afganistan’da ölen iki yaşındaki
bir kız çocuğuna armağan etmiş Brendan…
Disney yetkilileri,
Amerika’ya, “kardeşliği” ve
“yeniden paylaşmayı” hatırlatan bu
çocuğa, onur üyeliği vermişler… O yaşta çocuk onur üyeliğini anlayamayabilir ama kesin
olarak anlayacağı bir şey vardır tabi: Bir Disney seyahati daha!
Bu hafta Amerikan
basınında manşet Brendan,
bu ikinci yolculuk hakkından da feragat ederek, “düşleme gereksinimi” olan
başka bir çocuğa hediye etmek istemiş!
Bense, sınıflı toplumlarda malın, mülkün kalesini ilk
koruyanların çocuklar olduğuna inanırım.
İnsan ilişkilerinin nesnelerle tanımlandığı toplumlarda, bir
çocuğun kendi bisikletini ya da bilgisayarını bırakın diğer çocuklarla,
kardeşiyle bile paylaşması çok zordur.…
Babasını hiç tanıyamayan Liberty Hope Steele’in , Disney’e gittiği gün başına bir şey gelse Amerikan
hükümetinin “ 2 yaşına kadar hiç eğlence
parkı görmediği için heyecandan kalbi durmuştur” diyebilecek kadar
duyarsız olup olamayacağını sordum kendime.
Pozantı’da tecavüze uğrayan, yani sözümona devletin koruması
altında olan cezaevlerinde bile koğuş
ağalarına peşkeş çekilen çocuklarımız varken, sağlık bakanının hangi yüzle “doğurun gerekirse devlet bakar”
dediğini sordum
Şu an Türkiye’de 2000’in üzerinde tutuklu öğrenci var… Salt
poşu taktığı için cezaevine genç olarak girip, yaşlı çıkacak delikanlılarımız,
genç kızlarımız var…
Umarım kindar bir gençlik yetiştirmiyoruzdur. Umarım bu topraklarda bizim de oyuncaklarını talihsiz çocuklarla paylaşmaya hazır olan gençlerie sahipizdir..
Disney bileti de şart değil… Savaşın düşlerini çaldığı çocuklarımıza bir selam gönderen, bir kardeşilik türküsü söylemeyen, kendilerinden olmayı kucaklamayı bilen birkaç Brendan yeter bize…