SANAT DÜNYAMIZIN ÖRDEK TECAVÜZCÜLERİ!   
Bu yıl 12  Eylül darbesinin 32.yılı tüm yurtta ve yavru vatanda törenlerle  kutlandı, zafer sarhoşu olan bir herif de,
hemen  ertesinde,  13 Eylül’de  bir ördeğe tecavüz etti… 
Her anlamda tecavüze uğrayan nice kurum ve insanımızdan sonra, birtek 
ördeklerimiz kalmıştı zaten . Zavallı hayvanlarımız  bu kaotik ortamda kim
vurduya gittiler …
Eskiden çocuk tecavüzcülerinin icabına  cezaevlerindeki
diğer   mahkumlar bakardı, devlet daha çok cezaevinde
tecavüzcüyü  koruma görevini üstlenirdi, şimdi  tecavüzcülerini mahkeme
koridorlarında alkışlatıyor.… Ördek tecavüzcüsüne sapık diyenler
,yaklaşık  her  televizyon dizisinde bir fantezi olarak taçlandırılan
tecavüzler karşısında sessiz! Öte yandan, ördeğe tecavüz edenler kadar,
evlerinde ördek besleyerek, akşam yemeği öncesinde ördeğe göz dikenler de suçlu
değil midir diye sorasım geliyor.
Aynı soruyu bazı kıdemli  oyuncu arkadaşlarımıza da
sormam gerek. ATV’nin Huzur Sokağı dizisinde uzun süredir işi gücü olmayanların
oynamasına kızmıyorum da, Devlet Tiyatrosu’ndan emekli olduktan sonra Şener
Şen, Türkan Şoray, Halil Ergün gibi starlarla oynama şansını bulan bir kalender
oyuncumuzun burada ne işi var, merak ediyorum doğrusu.   Böyle
“kıdemli ”  oyuncular, yıllarca Kurtlar Vadisi filan gibi toplumun beynine 
derinden tecavüz eden dizilerde dublajlı seslerini konuştururlarken,
muhafazakar kanallarda rol alan gençleri aşağılamamışlar mıydı? Nice genç
meslektaşımız ekmek parası uğruna belki de hiç istemedikleri dizilerde rol
alırken, toplumun bilinçaltına en üst perdeden tecavüz eden bu kişiler nasıl
oldu da birden bire aklandı? Gençler, konservatuarı “Huzur Sokağı”ndaki bedbaht
ve kötücül laikleri oynamak için bitirmediler herhalde, değil mi? Genç
meslektaşları  ekmek parası uğruna hiç istemedikleri işlerde boy gösterirken,
onlara zenginlikten kalınlaşmış koca parmaklarıyla höt edenler, ördeklerin
neslini tükettiler. Mahkemelerde tecavüzcüler nasıl alkışlatıldıysa, bizim
ustalar da memleketin  en çorak vadilerinde milyon dolarlar ödeyerek sahip
oldular .  Nasılsa o evler uğruna  kesilen ağaçları onlar
kesmemişti  , o yüzden olmayan vicdanları pek rahattı… Ancak doğa
katliamının,  başrolündeydiler. Sadece doğa katliamının mı? Darbelerden bu
yana sivil hayata ve özgürlüklere yapılan her türlü katliamın sorumlusuydular.
Suça ortak olmuşlar ya da en basit anlamıyla sessiz kalmışlardı.
Şimdi, 12 Eylül sevinciyle ördeğe tecavüz eden 50 yaşındaki
babaya kızıyorlar… Oysa o günden bu yana nice utanç verici karara sessiz
kalarak, 50 yaşındaki o babanın 4 çocuğuna tecavüz edenler kendileri 
değil mi? 
Bu ülkenin ustalarına, sadece tiyatroda değil, bilimde,
sanatta, iş ve eğitim  dünyasında, her yerde çocukları iyileştirmek
düşerdi. Oysa para uğruna, gelecek kuşaklara  tecavüz edilmesine sessiz
kalmaktan utanmadılar.
Utanmadan ördeğe tecavüz edene kızıyorlar. Kendileriyse,her
dakika ördeklerin ırzına geçilen bir dizi çekimine başlamışlar  bile!